Volkswagen Binek Araç’ın 2014 Kasım ayında satışa sunmaya başladığı Yeni Passat model ailesi, 1.4 litre TSI motora sahip versiyonlarına eklenen DSG şanzımanlı seçenekleriyle genişliyor.
Volkswagen Binek Araç, Yeni Passat model ailesinin daha önce manuel şanzımanlı sunduğu benzinli versiyonlarına, DSG şanzımanlı seçeneklerinin satışına başladı. 1,4 lt TSI BMT 125 PS 7 ileri DSG seçeneği, 84 bin 100 TL’den başlayan fiyatlarla sunulurken, 1,4 lt TSI BMT ACT 150 PS 7 ileri DSG seçeneğinin başlangıç fiyatı ise 102 bin 900 TL. Yeni Passat’ın 1.4 litrelik TSI DSG şanzımanlı 125 PS güç üreten sedan karoseri versiyonu, Trendline, Comfortline ve Highline donanım seviyeleriyle alınabiliyor. Sedan seçeneğinde ayrıca, aynı motorun 150 PS güç üreten, BlueMotion Teknoloji ve ACT’li (Aktif Silindir Yönetimi) versiyonu ise Comfortline ve Highline donanım seviyesinde sunuluyor.
DSG şanzıman, ailenin 1.4 litrelik TSI Variant modellerinde de yer alıyor; 125 PS güç üreten BlueMotion Teknolojili ve 150PS güç üreten BlueMotion Teknoloji, ACT’li olmak üzere iki seçenekle sunulan Passat Variant’lar Comfortline ve Highline donanımla satılıyor.
Verimli ve güçlü motorlar
Yeni Passat’ın 125 PS güç üreten seçeneği, 100km/s hıza 9,7 saniyede ulaşırken, 100km’de ortalama 5,1lt yakıt tüketimi ve km’de 117g CO2 salımı değerine sahip. Benzinli seçeneklerin bir diğeri olan 150PS güce sahip versiyonda ise araç 100km/s hıza 8,4 saniyede ulaşabiliyor. Ortalama yakıt tüketimi değeri 5,1lt/100km olan bu versiyonun CO2 emisyonu değeri ise 118g/km. Yeni Passat’ın benzinli versiyonlarının 150PS güç üreten seçeneklerinde sunulan Aktif silindir yönetimi (ACT), Volkswagen’in verimlilik konusundaki iddiasını ortaya koyuyor. Egzoz turboşarjıyla aşırı beslenen 4 silindirli 16 supaplı 1,4 lt TSI ACT 150 PS motor sayesinde, 250 Nm maksimum torkunun 100 Nm ve daha düşüğü talep edildiğinde ve 1250 - 4000 dv/dk arasında, saatte 130 km/s’in altında ilerlendiği sırada dört silindirin ikisi hissettirmeden devre dışı bırakılabiliyor. Bu işlem, motorun etki derecesini optimize ediyor.
28 Nisan 2015 Salı
21 Nisan 2015 Salı
İkinci el araba alacaklar buna dikkat!
İkinci el araç alacaklar olanların, yedek anahtar sayısına dikkat etmesi gerektiği, birçok hırsızlık olayının bu yüzden meydana geldiği belirtiliyor.
Arabaların yedek anahtarının olması hırsızlık olaylarını arttırıyor. Özellikle ikinci el araçlarda meydana gelen hırsızlık olayları, araçların satımından sonra alıcının anahtarların hepsini almamasından kaynaklanıyor. Bazı şahısların araba sattıklarında yedek anahtarları vermemesi arabaların çalınmasına yol açabiliyor.
"KAPIYA ZARAR VERİP ÇALIYORLAR"
Otomobillerde yaşanan hırsızlık olaylarının artık pinpon topu gibi malzemelerle yaşanmadığını anlatan Oto Anahtar ve Kilit Ustası Mesut Topçu, hırsızların arabaya zarar vererek kapılarını açtığını söyledi.
"YEDEK ANAHTAR ÇOK ÖNEMLİ"
Mesut Topçu, "Yeni sistem araçlar güvenlik açısından çok iyi diyebiliriz. Eski arabalar zarar vererek hırsızlık yapılmasına karşı alarm ya da baston kilit kullanabilirler. Vatandaşların araba alırken en önemli dikkat etmeleri gereken nokta, satıcıdan arabanın bütün yedek anahtarlarını almaktır. Yedek anahtar yoksa yetkili bir anahtarcıdan yedek anahtarını almalısı gerekir. Zaten kasko açısından da yedek anahtar çok önemli." dedi.
"ÇALINMA İHTİMALİ ÇOK YÜKSEK"
Topçu, "Yedek anahtarının olmaması aracın risk içermesine sebep olur. Vatandaşların, ikinci el Otomobil alındığında aracın hafızasında kaç tane anahtar olduğunu yetkili bir anahtarcıda öğrenmeleri gerekiyor. Arabanın hafızasındaki anahtarların hepsi araç sahibinde ise sıkıntı yoktur. Aksi durum söz konusuysa otomobil sahibi yetkili kuruluşlarda bu sorunu gidermeli. Anahtarların hepsinin kendisinde olmaması, aracın çalınma ihtimalini doğurur. Aracın yedek anahtarının satım esnasında alıcıya geçmesi hırsızlık olmayacağı anlamına gelmez. Arabanın hafızasında başka anahtarlar da olabilir. O yüzden araç alındığı sırada aracın hafızasındaki anahtarlar tespit edilmeli. Ustalık belgesi olmayan insanlara da bu konuda tamir yaptırılmamalı ve her şeyde olduğu gibi kilit konusunda da müşterinin kaliteli ürünleri tercih etmesi yararına olur" bilgilendirmesini yaptı.
Arabaların yedek anahtarının olması hırsızlık olaylarını arttırıyor. Özellikle ikinci el araçlarda meydana gelen hırsızlık olayları, araçların satımından sonra alıcının anahtarların hepsini almamasından kaynaklanıyor. Bazı şahısların araba sattıklarında yedek anahtarları vermemesi arabaların çalınmasına yol açabiliyor.
"KAPIYA ZARAR VERİP ÇALIYORLAR"
Otomobillerde yaşanan hırsızlık olaylarının artık pinpon topu gibi malzemelerle yaşanmadığını anlatan Oto Anahtar ve Kilit Ustası Mesut Topçu, hırsızların arabaya zarar vererek kapılarını açtığını söyledi.
"YEDEK ANAHTAR ÇOK ÖNEMLİ"
Mesut Topçu, "Yeni sistem araçlar güvenlik açısından çok iyi diyebiliriz. Eski arabalar zarar vererek hırsızlık yapılmasına karşı alarm ya da baston kilit kullanabilirler. Vatandaşların araba alırken en önemli dikkat etmeleri gereken nokta, satıcıdan arabanın bütün yedek anahtarlarını almaktır. Yedek anahtar yoksa yetkili bir anahtarcıdan yedek anahtarını almalısı gerekir. Zaten kasko açısından da yedek anahtar çok önemli." dedi.
"ÇALINMA İHTİMALİ ÇOK YÜKSEK"
Topçu, "Yedek anahtarının olmaması aracın risk içermesine sebep olur. Vatandaşların, ikinci el Otomobil alındığında aracın hafızasında kaç tane anahtar olduğunu yetkili bir anahtarcıda öğrenmeleri gerekiyor. Arabanın hafızasındaki anahtarların hepsi araç sahibinde ise sıkıntı yoktur. Aksi durum söz konusuysa otomobil sahibi yetkili kuruluşlarda bu sorunu gidermeli. Anahtarların hepsinin kendisinde olmaması, aracın çalınma ihtimalini doğurur. Aracın yedek anahtarının satım esnasında alıcıya geçmesi hırsızlık olmayacağı anlamına gelmez. Arabanın hafızasında başka anahtarlar da olabilir. O yüzden araç alındığı sırada aracın hafızasındaki anahtarlar tespit edilmeli. Ustalık belgesi olmayan insanlara da bu konuda tamir yaptırılmamalı ve her şeyde olduğu gibi kilit konusunda da müşterinin kaliteli ürünleri tercih etmesi yararına olur" bilgilendirmesini yaptı.
16 Nisan 2015 Perşembe
Mitsubishi L200 zirveyi kimseye kaptırmıyor
Mitsubishi L200, 2015 yılının ilk çeyreğinde, 1.232 satış adedi ve %42,7 pazar payı ile kendi segmentinde bir rekora imza attı.
2014 yılını, Mitsubishi L200 ile pick-up segmentinin lideri olarak kapatan Temsa Motorlu Araçlar, yeni bir rekora daha imza attı. 2015 yılının ilk üç ayında Mitsubishi L200, 1.232 satış adedine ulaşarak; %42,7 pazar payı ile pazar liderliğini güçlendirmeye devam ediyor.
Otomotiv sektörü açısından oldukça hareketli geçen yılın ilk çeyreğinde, pazar %50 oranında büyüme gösterirken; Mitsubishi L200 ise pazardan daha hızlı bir tempoya ulaşarak; toplam pazarda %80 büyüme elde etti.
Türkiye’de satışa sunulduğundan bugüne 60.000 adetten fazla satarak hem bireysel hem de filo kullanıcılarının vazgeçilmez pick-up aracı haline gelen Mitsubishi L200, yılın ikinci yarısında yenilenerek Türkiye pazarına girecek. Mitsubishi, L200 ile 2015 yılını da pazar lideri olarak kapatmayı hedefliyor.
2014 yılını, Mitsubishi L200 ile pick-up segmentinin lideri olarak kapatan Temsa Motorlu Araçlar, yeni bir rekora daha imza attı. 2015 yılının ilk üç ayında Mitsubishi L200, 1.232 satış adedine ulaşarak; %42,7 pazar payı ile pazar liderliğini güçlendirmeye devam ediyor.
Otomotiv sektörü açısından oldukça hareketli geçen yılın ilk çeyreğinde, pazar %50 oranında büyüme gösterirken; Mitsubishi L200 ise pazardan daha hızlı bir tempoya ulaşarak; toplam pazarda %80 büyüme elde etti.
Türkiye’de satışa sunulduğundan bugüne 60.000 adetten fazla satarak hem bireysel hem de filo kullanıcılarının vazgeçilmez pick-up aracı haline gelen Mitsubishi L200, yılın ikinci yarısında yenilenerek Türkiye pazarına girecek. Mitsubishi, L200 ile 2015 yılını da pazar lideri olarak kapatmayı hedefliyor.
15 Nisan 2015 Çarşamba
Avrupa ile birlikte Türkiye'de yollara çıkıyor
Ferrari’nin Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıtımını gerçekleştirdiği, sınıfının en üstün performans özelliklerine sahip 8 silindirli yeni modeli 488 GTB, 2015’in ikinci yarısından itibaren Avrupa ile birlikte Türkiye’de de yollara çıkmaya hazırlanıyor.
Ferrari’nin Türkiye distribütörü Fer Mas tarafından satışa sunulan Ferrari 488 GTB devrim niteliğindeki V8 motoruyla dikkat çekerken, gücü, tepki süreleri ve çevikliğiyle pist araçlarının performansını yollara taşıyarak benzersin bir sürüş deneyimini garanti ediyor.
Ferrari 488 GTB modeliyle ilgili bilgi veren Fer Mas Şirket Müdürü Sinan Saip Bel, “Ferrari’nin yarışçı ruhunu her yönüyle yansıtan 488 GTB, lansmanından itibaren yoğun bir talep görüyor. Araca Türkiye’deki müşterilerimiz de büyük ilgi gösterdi. Fer Mas olarak 2015 için ilk etapta 5 adet araç kotamız var ve bunların tamamı için ön satış anlaşması yapmış durumdayız. İlave kota için görüşmelerimiz de sürüyor. 488 GTB’yi 523.475 Euro’dan başlayan bir fiyatla satışa sunuyoruz. Araçların teslimatına yaz aylarından itibaren başlanacak ve biz de üretim programı doğrultusunda yılsonuna kadar müşterilerimize teslimatları yapacağız.” dedi.
Sınıfında en yüksek performans
Ferrari 488 GTB’nin yeni 3.9 litrelik V8 turbo motoru, güç, tork ve tepki süreleri açısından sınıfının en yüksek değerlerini sunarken, devrim niteliğindeki mimarisiyle de standartlara yeni bir boyut getiriyor. 488 GTB’nin 8.000 devirde 670 beygir güç üreten motoru, 7. viteste 760 Nm maksimum tork üretiyor ve 2.000 devirde sadece 0.8 saniyelik muhteşem bir tepki süresiyle farkını ortaya koyuyor. Bu rakamlar, Ferrari 488 GTB’nin 0’dan 200 kilometreye 8.3 saniye gibi inanılmaz bir sürede hızlanmasını ve saatte 330 kilometrenin üzerinde maksimum hıza erişmesini sağlıyor.
Ferrari 488 GTB’nin aerodinamik özellikleri de performansına önemli katkı sağlıyor. 1,67’lik aerodinamik verimlilik oranı, Ferrari tarihinde yeni bir rekoru ifade ederken, önceki modele oranla yüzde 50 daha fazla downforce sayesinde sürtünmeyi de önemli ölçüde azaltıyor. Özellikle ön spoyler, alt hava girişleri ve arkada spoyler ile birleşen aktif aerodinamikleri içeren yenilikçi tasarım öğeleri, bu iki önemli performans kriterini elde etmede büyük başarı sağlıyor.
Ferrari’nin Türkiye distribütörü Fer Mas tarafından satışa sunulan Ferrari 488 GTB devrim niteliğindeki V8 motoruyla dikkat çekerken, gücü, tepki süreleri ve çevikliğiyle pist araçlarının performansını yollara taşıyarak benzersin bir sürüş deneyimini garanti ediyor.
Ferrari 488 GTB modeliyle ilgili bilgi veren Fer Mas Şirket Müdürü Sinan Saip Bel, “Ferrari’nin yarışçı ruhunu her yönüyle yansıtan 488 GTB, lansmanından itibaren yoğun bir talep görüyor. Araca Türkiye’deki müşterilerimiz de büyük ilgi gösterdi. Fer Mas olarak 2015 için ilk etapta 5 adet araç kotamız var ve bunların tamamı için ön satış anlaşması yapmış durumdayız. İlave kota için görüşmelerimiz de sürüyor. 488 GTB’yi 523.475 Euro’dan başlayan bir fiyatla satışa sunuyoruz. Araçların teslimatına yaz aylarından itibaren başlanacak ve biz de üretim programı doğrultusunda yılsonuna kadar müşterilerimize teslimatları yapacağız.” dedi.
Sınıfında en yüksek performans
Ferrari 488 GTB’nin yeni 3.9 litrelik V8 turbo motoru, güç, tork ve tepki süreleri açısından sınıfının en yüksek değerlerini sunarken, devrim niteliğindeki mimarisiyle de standartlara yeni bir boyut getiriyor. 488 GTB’nin 8.000 devirde 670 beygir güç üreten motoru, 7. viteste 760 Nm maksimum tork üretiyor ve 2.000 devirde sadece 0.8 saniyelik muhteşem bir tepki süresiyle farkını ortaya koyuyor. Bu rakamlar, Ferrari 488 GTB’nin 0’dan 200 kilometreye 8.3 saniye gibi inanılmaz bir sürede hızlanmasını ve saatte 330 kilometrenin üzerinde maksimum hıza erişmesini sağlıyor.
Ferrari 488 GTB’nin aerodinamik özellikleri de performansına önemli katkı sağlıyor. 1,67’lik aerodinamik verimlilik oranı, Ferrari tarihinde yeni bir rekoru ifade ederken, önceki modele oranla yüzde 50 daha fazla downforce sayesinde sürtünmeyi de önemli ölçüde azaltıyor. Özellikle ön spoyler, alt hava girişleri ve arkada spoyler ile birleşen aktif aerodinamikleri içeren yenilikçi tasarım öğeleri, bu iki önemli performans kriterini elde etmede büyük başarı sağlıyor.
9 Nisan 2015 Perşembe
Mercedes İstanbul’a teknoloji üssü kurdu
Yeni bilgi teknolojileri stratejileri kapsamında BT merkezi olarak İstanbul’u seçen Daimler, Mercedes-Benz Türk bünyesinde kurulan ‘IT Hizmetleri Merkezi’nin yeni binasını hizmete açtı
Milliyet'in haberine göre,; BT ağında SAP lojistik sistemleri geliştiren IT Hizmetleri Merkezi’ne, 2016 yılı sonuna kadar 13 milyon euro’nun üzerinde yatırım yapılması planlanıyor. Bir yıl içinde 145 BT uzmanını istihdam eden merkezde Türk mühendislerin sayısının 2015 yılı sonuna kadar 200’e çıkarılması hedefleniyor.
SAP uygulaması
Ağırlıklı olarak Almanca konuşulan bölgelerdeki lojistik, üretim ve İK konularındaki SAP uygulamalarından sorumlu olan IT Hizmetleri Merkezi, Daimler bünyesindeki SAP uygulama, geliştirme ve tedariğin yeniden yapılandırılmasında ve hizmet sunma süreçlerinin optimizasyonunda önemli bir görevi yerine getiriyor.
Daimler AG Bilgi Teknolojileri Başkanı (CIO) Dr. Michael Gorriz, Türkiye’nin tüm Daimler dünyasında önemli bir role sahip olduğunu belirterek, “Türk mühendislere inanıyoruz. İstanbul’da kurulan IT Hizmetleri Merkezi, SAP uygulamaları açısından Daimler dünyasındaki en önemli merkezlerden biri ve gelişmeye devam ediyor. Biz Mercedes-Benz Türk bünyesindeki bilgi birikimine güveniyoruz. Daha fazla yetkinlik oluşturma ve dünya çapında destek sunabilme özelliklerimiz, bizleri daha güçlü ve bağımsız hale getiriyor” dedi.
Büyük veri için iki kat kapasite
Bimsa, katlanarak büyüyen büyük veri için teknolojik altyapısını genişletme hedefi doğrultusunda Sabancı Center’daki veri merkezi kapasitesini iki katına çıkardı. Sabancı Holding Perakende ve sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer, “Bilgi teknolojileri pazarında yakın geleceğin en önemli gündemini büyük veri oluşturacak. Önümüzdeki beş yıl içinde de bu pazarda yıllık veri artış hızının yüzde 59 düzeyinde olması ve piyasanın 50 milyar doları aşması bekleniyor. Biz de hızla artan bu ihtiyacı karşılamak üzere veri merkezi için şimdiden yeni yatırım yaparak kapasitemizi iki katına çıkarttık” dedi.
Bimsa Genel Müdürü Tunç Taşman da, Türkiye’de şirketlerin son yıllarda özellikle e-dönüşüm projelerinin devreye alınması ile birlikte bulut bilişimi kullanarak avantaj sağlamaya başladıklarını vurguladı.
Milliyet'in haberine göre,; BT ağında SAP lojistik sistemleri geliştiren IT Hizmetleri Merkezi’ne, 2016 yılı sonuna kadar 13 milyon euro’nun üzerinde yatırım yapılması planlanıyor. Bir yıl içinde 145 BT uzmanını istihdam eden merkezde Türk mühendislerin sayısının 2015 yılı sonuna kadar 200’e çıkarılması hedefleniyor.
SAP uygulaması
Ağırlıklı olarak Almanca konuşulan bölgelerdeki lojistik, üretim ve İK konularındaki SAP uygulamalarından sorumlu olan IT Hizmetleri Merkezi, Daimler bünyesindeki SAP uygulama, geliştirme ve tedariğin yeniden yapılandırılmasında ve hizmet sunma süreçlerinin optimizasyonunda önemli bir görevi yerine getiriyor.
Daimler AG Bilgi Teknolojileri Başkanı (CIO) Dr. Michael Gorriz, Türkiye’nin tüm Daimler dünyasında önemli bir role sahip olduğunu belirterek, “Türk mühendislere inanıyoruz. İstanbul’da kurulan IT Hizmetleri Merkezi, SAP uygulamaları açısından Daimler dünyasındaki en önemli merkezlerden biri ve gelişmeye devam ediyor. Biz Mercedes-Benz Türk bünyesindeki bilgi birikimine güveniyoruz. Daha fazla yetkinlik oluşturma ve dünya çapında destek sunabilme özelliklerimiz, bizleri daha güçlü ve bağımsız hale getiriyor” dedi.
Büyük veri için iki kat kapasite
Bimsa, katlanarak büyüyen büyük veri için teknolojik altyapısını genişletme hedefi doğrultusunda Sabancı Center’daki veri merkezi kapasitesini iki katına çıkardı. Sabancı Holding Perakende ve sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer, “Bilgi teknolojileri pazarında yakın geleceğin en önemli gündemini büyük veri oluşturacak. Önümüzdeki beş yıl içinde de bu pazarda yıllık veri artış hızının yüzde 59 düzeyinde olması ve piyasanın 50 milyar doları aşması bekleniyor. Biz de hızla artan bu ihtiyacı karşılamak üzere veri merkezi için şimdiden yeni yatırım yaparak kapasitemizi iki katına çıkarttık” dedi.
Bimsa Genel Müdürü Tunç Taşman da, Türkiye’de şirketlerin son yıllarda özellikle e-dönüşüm projelerinin devreye alınması ile birlikte bulut bilişimi kullanarak avantaj sağlamaya başladıklarını vurguladı.
Tek kişilik Mercedes
İnternet üzerinden satışa konulan 12 bin Euro’luk tek kişilik Mercedes, büyük ilgi topladı. Aracın Cem Yılmaz için getirildiği ancak iletişim sorunundan dolayı kendisine verilemediği öğrenildi.
Oğuz Yıldırım, dünya genelinde sınırlı sayıda üretilmiş olan minyatür Mercedes 500 SL aracını satışa çıkardı. Araç ilanı ise görenlerde büyük bir şaşkınlığa yol açtı. Çünkü 500 SL görünüşüyle bir akülü arabayı andırsa da normal bir araç. Mercedes firması tarafından özel istekle 100 tane üretilen araçta iki ileri, bir geri vites bulunuyor. 500 SL benzinle çalışıyor ve diğer araçlarla yapılabilecek her şey onunla da yapılabilirsiniz. 1974 model olan bu minyatür Mercedes 40-50 KM hıza çıkabiliyor, fiyatı ise 12 bin Euro.
Arabasını yurt dışında olup ilgilenemediği için satışa çıkardığını söyleyen Oğuz Yıldırım, ilanında “Araç Cem Yılmaz için getirilmiş ancak iletişim sorunundan dolayı verilememiştir. Türkiye’de, Asya’da ve Doğu Avrupa’da ender bulunan bir araçtır” ifadelerini kullandı.
Yıldırım,internet sitesi üzerinden kendisi ile iletişe geçecek alıcıların, oyuncakla takas olur mu gibi saçma sorularla iletişime geçmemesi için uyardı.
Oğuz Yıldırım, dünya genelinde sınırlı sayıda üretilmiş olan minyatür Mercedes 500 SL aracını satışa çıkardı. Araç ilanı ise görenlerde büyük bir şaşkınlığa yol açtı. Çünkü 500 SL görünüşüyle bir akülü arabayı andırsa da normal bir araç. Mercedes firması tarafından özel istekle 100 tane üretilen araçta iki ileri, bir geri vites bulunuyor. 500 SL benzinle çalışıyor ve diğer araçlarla yapılabilecek her şey onunla da yapılabilirsiniz. 1974 model olan bu minyatür Mercedes 40-50 KM hıza çıkabiliyor, fiyatı ise 12 bin Euro.
Arabasını yurt dışında olup ilgilenemediği için satışa çıkardığını söyleyen Oğuz Yıldırım, ilanında “Araç Cem Yılmaz için getirilmiş ancak iletişim sorunundan dolayı verilememiştir. Türkiye’de, Asya’da ve Doğu Avrupa’da ender bulunan bir araçtır” ifadelerini kullandı.
Yıldırım,internet sitesi üzerinden kendisi ile iletişe geçecek alıcıların, oyuncakla takas olur mu gibi saçma sorularla iletişime geçmemesi için uyardı.
3 Nisan 2015 Cuma
New York Uluslararası Otomobil Fuarı 2015
Dünyanın kendi alanındaki en saygın fuarlarından biri olan New York Uluslararası Otomobil Fuarı kapılarını açtı.
12 Nisan'a kadar sürecek fuarda, 60'ın üzerinde yeni modelin görücüye çıkması bekleniyor. New York'un Manhattan bölgesinde bulunan Jacob K. Javits Sergi Merkezi'nde düzenlenen fuara, bu yıl rekor sayıda gazeteci akreditasyonu olduğu, bir milyonu aşkın ziyaretçi beklendiği belirtildi.
İşte fuardaki birbirinden heyecan verici modeller...
Lexus RCF
Chevrolet Malibu
Alfa Romeo 4C
Chevrolet Malibu
12 Nisan'a kadar sürecek fuarda, 60'ın üzerinde yeni modelin görücüye çıkması bekleniyor. New York'un Manhattan bölgesinde bulunan Jacob K. Javits Sergi Merkezi'nde düzenlenen fuara, bu yıl rekor sayıda gazeteci akreditasyonu olduğu, bir milyonu aşkın ziyaretçi beklendiği belirtildi.
İşte fuardaki birbirinden heyecan verici modeller...
Lexus RCF
Chevrolet Malibu
Alfa Romeo 4C
Chevrolet Malibu
Sürücüsüz araç ABD'yi baştan başa katetti
ABD'de, San Francisco-New York arasını kateden sürücüsüz otomobile, yaklaşık 5 bin 500 kilometrelik güzergahta sadece 2 kez müdahale edildi.
Dünya genelinde 33 ülkede faaliyet gösteren Delphi Automotive'den yapılan açıklamaya göre, lazer sensörleri, kameralar ve radarlarla donatılmış Audi Q5 model sürücüsüz araç, 5 bin 500 kilometrelik yolu katetti.
Delphi Automotive mühendisleri tarafından tasarlanan araçta, 9 gün süren yolculukta 2 kez sürücü müdahalesine ihtiyaç duyuldu. Müdahalelerden ilki, trafiğin yol bakım çalışması nedeniyle yoğunlaştığı, ikinci ise aracın otomatik sürüş sisteminin kalabalık olan sol şeride geçmeyi seçmediği anlarda yaşandı.
Sürücüsüz araç bunların dışında kavşakları, köprüleri ve otobanları sorunsuz katetti.
Delphi Automotive'in Teknoloji Müdürü Jeff Owens, sürücüsüz bir aracın ilk kez ABD'nin bir kıyısından diğerine geçtiğini belirterek, "Aracımız yolculuk boyunca olağanüstü bir performans göstererek, beklentilerimizi aştı. Bu yolculuktan elde ettiğimiz bilgiler, sahip olduğumuz güvenlik ürünlerini en iyi seviyeye getirmemize ve gelecekte üreteceğimiz ürünlerin gelişimine katkıda bulunacak" ifadesini kullandı.
Dünya genelinde 33 ülkede faaliyet gösteren Delphi Automotive'den yapılan açıklamaya göre, lazer sensörleri, kameralar ve radarlarla donatılmış Audi Q5 model sürücüsüz araç, 5 bin 500 kilometrelik yolu katetti.
Delphi Automotive mühendisleri tarafından tasarlanan araçta, 9 gün süren yolculukta 2 kez sürücü müdahalesine ihtiyaç duyuldu. Müdahalelerden ilki, trafiğin yol bakım çalışması nedeniyle yoğunlaştığı, ikinci ise aracın otomatik sürüş sisteminin kalabalık olan sol şeride geçmeyi seçmediği anlarda yaşandı.
Sürücüsüz araç bunların dışında kavşakları, köprüleri ve otobanları sorunsuz katetti.
Delphi Automotive'in Teknoloji Müdürü Jeff Owens, sürücüsüz bir aracın ilk kez ABD'nin bir kıyısından diğerine geçtiğini belirterek, "Aracımız yolculuk boyunca olağanüstü bir performans göstererek, beklentilerimizi aştı. Bu yolculuktan elde ettiğimiz bilgiler, sahip olduğumuz güvenlik ürünlerini en iyi seviyeye getirmemize ve gelecekte üreteceğimiz ürünlerin gelişimine katkıda bulunacak" ifadesini kullandı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)